MOR BÜYÜ LAVANTA

MOR BÜYÜ LAVANTA
Mor rengin ona verdiği dinginlik ve gücün etkisiyle, mitolojik çağlardan bu yana hayatımızın her alanında varolmuş bir kahramandır lavanta!
Çiçekler içinde kendinden en emin ve mor rengin ona kattıklarının farkindaymışcasına , kendini koklayanlara, dokunanlara yenileyici bir ihtişam yaşatır.
Bu kahramanla karşılaşmamız, dolap içlerinde ki mis kokan küçük keseciklerle veya yatak çarşaflarından yükselen o rahatlatıcı aroması ile olmuştur. Sonraları ise tıp alanından kozmetiğe, bilimden  aroması ile yarattığı atmosfere kadar hayatımızın farkındalıklı veya değil her alanında kendini göstermiş bir bitkidir.
Ballıbabagiller familyasının en bilinen üyelerinden biridir. Atlas okyanusu adalarından, Akdeniz’e kadar uzanan geniş bir coğrafyanın içerisinde yetişir. Dağlarda 1000 ile 1800 m aralığında ki yüksekliklerde kendine yer bulur.
Tarihte karşımıza ilk kez Artemis ile çıkar. Zeus’un çocuğu olan Artemis’in doğumuna tanıklık etmiştir lavanta. Bu kutsal doğumu, genç kızlar ellerinde lavanta buketleri ile izlemiş ve Artemis’in kutsal çiçeği haline gelen lavanta, hayatının her anında O’na eşlik etmiştir.
Artemis lavanta yapraklarından elde edilen yağı devamlı vücuduna sürerdi ve kokusuda ki eşsiz çekiciliği biraz da lavantaya borçluydu… Yolunuz düşerde Denizli Hierapolis Tiyatrosu’na giderseniz, Artemis’in doğum anının resmedildiği kabartmalar da lavanta çiçeklerini görebilir, bu atmosfere sizde manen tanıklık edebilirsiniz.
İlerleyen çağlarda tapınaklarda, asilzadelerin evlerinde, hatta banyolarında karşımıza çıkar bu mor güzellik…
Eski Yunanlılar ve Romalılar lavantayı; arındırıcı, tazeleyici ve temizleyici etkisinden dolayı küvetlerine ekleterek banyo yaparlardı. Latince yıkanmak ve arınmak anlamına gelen “lavare” kelimesi lavantanın günümüz ismini bu şekilde almasını sağlamıştır.
Lavanta ve bu bitkinin özü ile hazırlanan tüm karışımlar veba gibi hastalıkların yaygın yaşandığı dönemlerde, korunmak için evlerin, mekanların zeminlerine yayılırdı. Elde edilen yağı, vücutlarına sürerek epidemik hastalıkları ve bulaşıcı hastalıkları önlerlerdi.
Asilzadeler tütsü olarak yakarlar ve lavanta ve balla hazırlanmış şurupları içerek hastalıklardan korunurlardı.
O dönemlerde halk tıbbında da yaygın olarak kullanılan lavanta,alkolde bekletildikten sonra yapılan ilaçlar ile baş ağrısı, kalp hastalıkları, kas ve diş ağrılarında uygulanır , hatta reçete edilirdi.
Lavantanın temiz ve taze kokusu,hoş,uyarıcı ve aynı zamanında rahatlatıcı bir aromaya sahiptir. Aroma banyolarda kişiler toksinlerden arınmak, nazardan ve büyüden kurtulmak,kadınlarda ki menstural döngüyü dengelemek ve şifalandırmak için küvetlerine eklerlerdi.
“İlk önce hastaya zarar verme’ ilkesini benimsemiş olan tıbbın babası Hipokrat, 200’ü aşkın yaptığı bitki inceleme çalışmalarında lavantaya geniş bir yer vermiş ve iyileştirici özelliklerini tarif etmiştir. Yaygın şekilde kullandığı lavantayı , şifalandırma uygulamalarında hala onun yöntemleri ile kullanmaktayız.
Sakinlik ve dinginlik veren bu aroma, tüm çağlarda uykusuzluk için kullanılmış ve mükemmel sonuçlar vermiştir .
Fransız Dr. Rene Gattfross laboratuvarında deney yaptığı esnada elini yakmış, su yerine, elini yanlışlıkla lavanta yagi dolu kaba daldırmıştır. Bu mükemmel bitkinin yanığı hızla iyileştirdiğine tanık olmuş ve bu tanıklık bize ” Aroma terapi ” biliminin kapılarını aralamıştır. Aromaterapi ismi de ilk kez bu konu ile ilgili yazdığı kitap sayesinde günümüze ulaşmış, lavantanın iyileştirici gücü sayesinde bir bilim halini almıştır.
Büyülü mor rengi,kokusu ve yara,yanık problemlerinden, ciltteki tüm problemlerin iyileştirilmesine, antitoksik etkisinden, radyasyondan koruyucu özelliğine kadar ,bu bitkinin ruhsal yapıcı etkileri de yadsınamayacak kadar büyüktür.
  • Kişinin kendini tanımasını sağlar.
  • Meditasyon için en uygun bitkidir çünkü tam enerji gevşemesini ve teslimiyeti kolaylaştırır.
  • Haset ve kıskançlık gibi olumsuz duygulardan arındırarak, kişinin kendi gücünü keşfetmesinde büyük rol oynar.
TEŞEKKÜRLER LAVANTA…
AROMATERAPİST ELİF YAZICI

Aromaterapist Elif Yazıcı
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.