Son dönemlerde en çok merak edilen soruların başında ağız kuruluğu neden olur ve ağız kuruluğunun nedenleri nelerdir gibi konular geliyor. Bu makalemizde ağız kuruluğu neden olur sorusuna cevaplar arayarak ağız kuruluğu tedavisi hakkında bilgiler vereceğiz.
Aynı zamanda kserostomi olarak da adlandırılan ağız kuruluğu, ağzın ıslak kalabilmesi için yeterli olan tükürüğü üretmediğinde ortaya çıkan bir durumdur. Bu durum, ağızda kuruluk hissi verir. Ağız kuruluğu sorunu yaşlanan bireylerde çok yaygındır ve ilaç kullananlarda da ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte, bu durumun gelişmesinin altında yatan farklı nedenler de olabilir. Şimdi ağız kuruluğu neden olur konusunu biraz daha açalım;
Ağız Kuruluğu Nedenleri?
Ağız kuruluğu, tükürük bezi disfonksiyonunun bir sonucudur. Bu bezlerin çalışmasını engelleyebilecek birçok faktör vardır. Genel olarak ağız kuruluğu nedenleri şunlardır;
- İlaç Tedavisi: İlaç tedavisi, ağız kuruluğu olasılığını ciddi oranda arttırır. Depresyonu ve yüksek tansiyonu tedavi etmek için kullanılanlar gibi reçetesiz satılan birçok ilacın da yan etki olarak ağız kuruluğuna neden olduğu bilinmektedir.
- Yaşlanma: Vücudun normal bir şekilde çalışma yeteneği, yaş ilerlemesiyle birlikte değişir. Bu durum, çeşitli ilaçların tüketimi ile birlikte yaşlılarda ağız kuruluğuna yol açar.
- Sinir Hasarı: Başınızın veya boynunuzun yakınında yaralanmışsanız, sinir hasarı olasılığı artar. Bu durum, başınıza yakın bir konumda herhangi bir ameliyat geçirdiyseniz de geçerlidir. Sinir hasarı böylece tükürük bezlerinin işleyişinin kaybolmasına neden olarak ağız kuruluğuna neden olabilir.
- Sigara: Sigara içmek ağız kuruluğunu tetiklemese de mevcut durumu kötüleştirebilir.
- Stres: Kaygıyı sıklıkla stres izler ve bu durum da ağız kuruluğunun gelişmesinin sebeplerinden biridir. Gerilim ve tahrişe neden olan durumlar da ağız kuruluğuna neden olur.
- Diğer Sağlık Koşulları: Ağız kuruluğu ayrıca, yüksek ateş veya diyabet gibi diğer sağlık koşullarının bir sonucu olarak da ortaya çıkabilir. HIV / AIDS ve Alzheimer hastalığı gibi birçok hastalığın yan etkisidir. Ağız kuruluğu, tiroid hastalığının en sık görülen semptomlarından da biridir.
- Hamilelik: Vücudunuz, hamilelik sırasında birçok hormonal değişiklik geçirir. Bazı durumlarda, hamile kadınlar da gestasyonel diyabet sorunu ortaya çıkabilir. Bu faktörler genellikle ağız kuruluğuna yol açar.
- Ağızdan Solunum: Ağız yoluyla, özellikle uyurken yapılan solunum işlevi, ağız kuruluğunun başka bir nedenidir. Bu durum çoğunlukla geceleri olur ve kişiler, genellikle sabahları boğaz ağrısıyla ve çatlamış dudaklarla uyanır. (Ayrıca soğuk algınlığı ve gribe iyi gelen bitkisel yağlar adlı konumuza da göz atabilirsiniz)
Ağız kuruluğunun nedenleri genel olarak bunlardan oluşmaktadır. Şimdi de ağız kuruluğunun belirtileri neler inceleyelim;
Ağız Kuruluğunun Belirtileri Nelerdir?
Ağız kuruluğuna genellikle birkaç semptom eşlik eder. Bu belirtiler şunlardır;
- Ağızda kuru ve çiğ bir his,
- Kuru bir boğaz ve kısık bir ses,
- Ağız kuruluğu ve susuzluk yakından ilişkilidir. Dehidrasyon, ağız kuruluğunun ana nedenlerinden biridir,
- Konuşma veya yutkunma zorluğu (disfaji),
- Tat alma yeteneğinin azalması,
- Kuru ve çatlamış dudaklar,
- Ağız kuruluğu, ağızda bakteri üremesine ve mantar enfeksiyonuna yol açar. Bu durum da dilin beyazlaması ile sonuçlanır
- Soluk diş etleri,
- Ağız kuruluğu dehidrasyonun göstergesi olabilir. Bu sorun nedeniyle baş ağrısının tetiklendiği bilinmektedir
- Ağız kuruluğu bakteri üremesini kolaylaştırır ve bu da ağız kokusuna neden olur.
- Kuru öksürük ve kuru burun geçişi,
- Ağzın köşelerinin kuruması,
- Yaralar ve ülserler,
- Diş etlerinin kanaması ve diş çürümeleridir.
Bu semptomlar genellikle hafif ile orta derecededir ve bazı kolay tedavilerin izlenmesi bu sorunu ortadan kaldırmaya yardımcı olabilir. Şimdi doğal olarak ağız kuruluğu tedavisi yöntemlerine bakalım;
Doğal Olarak Ağız Kuruluğu Tedavisi
Bilindiği gibi ağız kuruluğu, uzun vadede çok rahatsız edici bir sorun olabilir. Bununla birlikte, bazı kolay doğal tedavilerinin takibi, ağız kuruluğunun ve semptomlarının tekrarını tedavi etmeye ve önlemeye yardımcı olabilir.
Zencefil: Zencefilin bununla ilişkili birçok tıbbi faydası vardır. Bu fayda, gingerol adı verilen bir biyoaktif bileşiğin varlığından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, zencefilin tükürüğü uyardığı da bilinmektedir. Bu durum, ağzınızı uzun süre taze tutmakta yardımcı olabilir.
Yeşil Çay: Yeşil çay da zencefil çayı gibi ağız kuruluğunu tedavi etmek için en iyi bitkilerden biridir. Antibakteriyel özellikleri ile bilinir ve ağzınızda boşluk oluşmasını önleyebilir. Ek olarak yeşil çayın da tükürük akışını uyardığı bilinmektedir.
Aloe Vera: Aloe vera, güzellik ve sağlık söz konusu olduğunda sınırsız faydalara sahiptir. Tükürük bezlerinin çalışmasını tetikleyebilir ve ağzınızdaki tükürük üretimini arttırabilir.
Rezene: Rezene, flavonoidler adı verilen bir grup bitki metaboliti bakımından zengindir. Flavonoidler tükürük üretimini teşvik etmeye ve ağzınızı temiz tutmaya yardımcı olur. Rezenenin aromatik doğası, ağzınızı uzun süre taze tutarken, ağız kokusunun uzak durmasına yardımcı olur.
Anason: Bilimsel olarak pimpinella anisum olarak adlandırılan anason, birçok tıbbi özelliği olan başka bir bitkidir. Genellikle iştah açıcı olarak kullanılır. Ağız kokusu ve ağız kuruluğu ile mücadeleye yardımcı olur.
Biberiye: Biberiye de rezene tohumu gibi harika bir aromaya sahiptir. Ağız kuruluğu ile semptomlarının tedavisinde yararlı olabilecek antiseptik ve yatıştırıcı özellikleri ile bilinir.
Kereviz: Kereviz çok sayıda sağlık yararına sahip bir sebzedir. C vitamini açısından zengin ve aynı zamanda pek çok yararlı enzimler ile flavonoidler içerir. Kerevizin su tutma kapasitesi özellikle ağzınızı nemli tutar ve tükürük üretimini arttırmada yardımcı olur.
Maydanoz: Maydanoz, A ve C vitaminleri, kalsiyum ve demir bakımından zengin olduğu bilinen diğer bir yenilebilir bitkidir. Doğal bir ağız spreyidir ve ağız kuruluğunu ve buna bağlı semptomları tedavi ederken kötü ağız kokusunu da giderir. Ayrıca, ağzınızı temiz tutmak için kullanılabilecek antibakteriyel özelliklere de sahiptir.
Zeytinyağı: Zeytinyağı, antienflamatuar ve antioksidan özelliklere sahiptir. Bu esas olarak oleocanthal denilen bir bileşiğin varlığından kaynaklanmaktadır. Zeytinyağının temizlik etkisi, ağzınızı nemli tutabilir ve ayrıca ağız kuruluğu semptomlarını da tedavi edebilir.
Hindistancevizi Yağı: Zeytinyağı gibi hindistancevizi yağı da ağzınızı nemli tutar. Doğal bir nemlendirici işlevi görür ve bu nedenle ağız kuruluğu ile mücadeleye yardımcı olabilir.
Nane Yağı: Bilimsel olarak Mentha piperita olarak adlandırılan nane yağı, tükürük bezlerinin daha fazla tükürük üretmesini sağlamak için kullanılabilir. Aynı zamanda koruyucu etkiler de gösterir. Nane yağında 1, 8 cineole adı verilen bir bileşiğin varlığı, ağızda mukus salgılanmasının hızlanmasına yardımcı olur. Tüm bunlarla beraber nane yağı, birçok diş macunu ve gargarada kullanılan ana bileşenlerden biridir. Nane yağı, ağız kokusu ve ağız kuruluğunu antibakteriyel ve temizleme özellikleri ile tedavi etmeye yardımcı olur.
Karanfil Yağı: Karanfil yağı, öjenol gibi faydalı yağ asitleri içerir. Öjenol, aromatik bir bileşiktir. Ayrıca anestezik ve antiseptik özellikleri ile bilinir. Karanfil yağının faydaları ve bu özellikleri, ağız kuruluğunun ve semptomlarının tedavisine yardımcı olur.
Okaliptüs Yağı: Nane yağına benzer şekilde okaliptüs yağı da içeriğinde mentol barındırır. Okaliptüs yağının faydaları, aromatik doğası, antibakteriyel özellikleri ile birlikte, ağız kokusu ve ağız kuruluğunu tedavi etmeye yardımcı olur.
Elma Sirkesi: Asetik asit, elma sirkesinin (ACV) ana bileşenlerinden biridir. Elma sirkesi, antibakteriyel ve antioksidan özellikleri ile bilinir. Genellikle diyabet tedavisinde kullanılır ve ağız kuruluğu tedavisinde de çok etkili bir ilaçtır.
Yoğurt: Yoğurt, çeşitli besinler ve mineraller bakımından zengindir. Ayrıca, ağız kuruluğu ve semptomlarının tedavisine yardımcı olabilecek nemlendirici ve antienflamatuar özelliklere sahiptir.
Biber: Biber, sindirim ve detoksifikasyon özellikleri için oldukça popüler bir şekilde kullanılmaktadır. Ağız kuruluğu semptomlarının tedavisinde de yararlı olabilecek antienflamatuar özellikleriyle bilinmektedir.
Ağız Kuruluğu Nasıl Önlenir?
- Kafein alımınızı sınırlandırın.
- Şekersiz sakız çiğneyin.
- Alkol içeren gargara kullanmaktan kaçının.
- Sigarayı bırakın.
- Bol su için.
- Ağız kuruluğuna karşı özellikle formüle edilmiş gargaralar kullanın.
- Ağız kuruluğunun olası bir nedeni olabilecek ilaçları kullanmaktan kaçının.
- Ağızdan nefes almaktan kaçının. Bunun yerine, özellikle de geceleri, burnunuzdan nefes alma alıştırması yapın.
- Geceleri, bir oda nemlendirici kullanın. Bu durum, çevrenizdeki havayı nemli tutar ve özellikle gece ağız kuruluğu sorununu hafifletir.
- Şekerli ve gazlı içeceklerden kaçının.
- Florürlü diş macunları kullanmaya başlayın.
- Protein bakımından zengin bir diyet yapın. Ayrıca, diyetinize daha fazla çorba ve et suyu ekleyin.
- Ekmek, hamur işleri ve kraker gibi kuru yiyecekleri tüketmekten kaçının.
Geceleri Ağız Kuruluğundan Nasıl Kurtulabilirim?
Geceleri ağız kurumasını önlemek ve havayı nemlendirmek için oda nemlendiricisi kullanın. Ayrıca, nemi kapamak ve ağzınızın kurumasını önlemek için ağzınıza ince bir vazelin tabakası uygulayabilirsiniz.
Uyandığımda Ağız Kuruluğunu Nasıl Önleyebilirim?
Uyandıktan sonra, dişlerinizi florürlü bir diş macunu ile fırçalayın. Yukarıda belirtilen doğal ilaçlardan herhangi birini gargara olarak kullanın. Ek olarak, ağzınızı nemli tutmak için kullanılan ağız spreyleri veya jelleri de kullanabilirsiniz.
Ağız Kuruluğuna Hangi Bölüm Bakar?
Ağız kuruluğuna hangi bölüm bakar ve ağız kuruluğunda hangi doktora gidilir soruları da sıkça merak edilmektedir. Ağız kuruluğu sorunları yaşıyorsanız diş hekimini veya ağız ve çene cerrahisi bölümünden randevu alabilirsiniz.